Sepetinizde ürün bulunmuyor.
He pulled the keys out, opened the door and slammed it closed. (Anahtarları çıkardı, kapıyı açtı ve çarparak kapattı.)
Discipline seems to be the key to her success. (Disiplin başarısının anahtarı gibi görünüyor.)
/kiː/
[audio mp3="https://onlineydskursu.net/wp-content/uploads/2018/03/key.mp3" autoplay="true"][/audio]
key to sth.
2) important, crucial, significant, fundamental, essential
2) unimportant, insignificant